Bu yazımızda tarihe, kültüre ve topluma damgasını vuran İspanya millî futbol takımı'in büyüleyici dünyasını keşfedeceğiz. İspanya millî futbol takımı yıllar boyunca tartışmalara, çalışmalara ve yorumlara konu olmuş, evrenine dalmış olanların merakını ve ilgisini uyandırmıştır. Zamanın sınırlarını aşan alaka düzeyiyle İspanya millî futbol takımı, bugün de tartışma ve yansıma konusu olmaya devam ediyor. Bu makale aracılığıyla, İspanya millî futbol takımı'i çevreleyen farklı yönleri inceleyeceğiz, çeşitli alanlardaki etkisini ve anlamını analiz edeceğiz.
Avrupa'nın önde gelen millî takımlarından biridir. İspanya kulüp düzeyinde birçok başarıya imza atmasına rağmen 1964 yılında kazandığı Avrupa Futbol Şampiyonası'ndan sonra uzunca bir duraklama dönemine girmiş ve ulusal düzeyde başarıya 2008 yılına değin ulaşamamıştır. 2008 yılında Avrupa Futbol Şampiyonası'nda kazandığı şampiyonlukla yeniden sesini duyurmaya başlayan İspanya, 2010 FIFA Dünya Kupası Şampiyonu olarak bu başarısını perçinlemiştir. 2012 Avrupa Futbol Şampiyonası'nda da kupaya uzanan İspanya, 2014 FIFA Dünya Kupası'nda grup maçları sonunda elenerek FIFA Dünya Kupası tarihinde, kupaya son şampiyon olarak gelip gruplarda turnuvaya veda eden 4. takım oldu.
1992 yılında Barselona'daki Olimpiyat Oyunları'nda altın madalya kazanmış, 1999 Dünya Gençler Şampiyonası'nda da şampiyon olmuştur. 2009 yılında Güney Afrika'da düzenlenen FIFA Konfederasyonlar Kupası'nda yarı finalde B grubundan sürpriz bir şekilde çıkan ABD'ye 2-0 yenilerek taraftarlarını büyük bir hayal kırıklığına uğratmışlardı. Eğer İspanya, bu maçta galip gelse Brezilya'nın 35 maçlık yenilmezlik serisi rekorunu kırmış olacakken; alınan skor sonrası rekora ortak olarak kaldı. Bu yenilgiyle beraber 15 maçlık üst üste kazanma serisi de sonlandı.
İspanya millî takım tarihinin en golcü ismi David Villa'dır.